İyiliğin Gücüyle Gelen Mucize
Bir varmış, bir yokmuş… Uzak ülkelerin birinde, çiçeklerin her mevsim açtığı, kuşların sabahları neşeyle öttüğü bir şehirde Sindirella adında güzel, nazik ve iyi kalpli bir kız yaşarmış. Gerçek adı Sindirella’ymış ama herkes ona daha sonra “Külkedisi” diyecekmiş, çünkü zamanla hayatı çok zorlaşacakmış.
Bir Mutluluğun Sonu
Sindirella, annesiyle birlikte mutlu bir hayat sürerken annesi bir hastalıktan dolayı genç yaşta vefat etmiş. Babası ise uzun bir süre yalnız yaşamış ama sonunda yalnızlığa dayanamayıp tekrar evlenmiş. Yeni eşi, ilk başta çok kibar görünmüş. Yanında iki kızıyla birlikte eve taşınmış. Ancak babası da bir süre sonra uzak bir yolculukta hastalanarak vefat edince, evdeki sevgi yerini zorbalığa bırakmış.
Üvey annesi ve kızları Sindirella’yı evin hizmetçisi gibi kullanmaya başlamışlar. Sabah gün doğmadan kalkıp şömineleri yakmak, bütün odaları temizlemek, yemek pişirmek ve çamaşır yıkamak zorundaymış. Onların yedikleri sofralardan artanları yiyen Sindirella, çoğu zaman aç uyurmuş.
Sindirella’nın Sabırlı Kalbi
Sindirella hiçbir zaman kötüleşmemiş. Bahçedeki çiçekleri sulamaya, kuşlara yem vermeye, hatta kendisine kötü davrananlara bile yardım etmeye devam etmiş. Küçük hayvanlar onun bu iyi kalbine bayılır, gizlice ona yardım ederlermiş: Fareler ona yırtılan eteklerini dikermiş, kuşlar sabahları onu neşeyle uyandırırmış. Ama üvey annesi ona hiç güzel elbise vermez, hatta kendi odasını bile çok görürmüş. Sindirella şöminenin başında uyuduğu için saçı kül içinde kalırmış. Bu yüzden ona Külkedisi demeye başlamışlar.
Saraydan Gelen Duyuru
Bir gün sarayın davulcuları sokaklarda duyuru yapmış:
“Prensimiz evlenecek! Büyük bir balo düzenlenecek ve ülkedeki tüm genç kızlar davetlidir!”
Üvey kardeşleri çok heyecanlanmış. En güzel elbiselerini seçmişler, saçlarını yaptırmışlar. Sindirella da baloya gitmek istemiş ama üvey annesi onunla alay etmiş:
“Sen mi? Bu eski paçavralarla mı gideceksin? Evde kalıp çamaşır yıkasan daha iyi!”
O gece, herkes balodayken Sindirella mutfakta yalnız kalmış. Elindeki bezi bırakıp pencereye bakarken gözlerinden yaşlar süzülmüş. Derken, pencereden içeriye hafif bir ışık süzülmüş. Işık büyüyüp büyüyüp güzel mi güzel bir peri kadına dönüşmüş!
Peri Anne’nin Sürprizi
“Ağlama Sindirella,” demiş peri kadın, “İyi kalpliler her zaman ödüllendirilir.”
Peri asasını sallamış. Bahçedeki balkabağı, zarif altın varaklı bir arabaya dönüşmüş. Dört fare beyaz atlara, iki kertenkele ise şık uşaklara dönüşmüş. En sonunda peri asasını Sindirella’ya çevirmiş. Toz içinde kalmış eski elbisesi bir anda pırıl pırıl, mavi ışıltılı bir balo elbisesine dönüşmüş. Ayağında ise camdan yapılmış zarif ayakkabılar belirmiş.
“Ama unutma,” demiş peri, “Büyü sadece gece yarısına kadar sürecek. Saat on ikide her şey eski haline döner.”
Sindirella, mutluluktan uçacak gibi olmuş ve teşekkür ederek arabaya binmiş.
Saraydaki Balo
Sindirella saraya girdiği anda herkes ona dönüp bakmış. Elbisesi, gülüşü, zarafeti… Prens, gözlerini ondan alamamış. Onu hemen dansa davet etmiş. Bütün gece birlikte dans etmişler. Sindirella kendini gerçek bir prenses gibi hissetmiş. Prens ona adını sormuş ama Sindirella gizemini korumayı tercih etmiş.
Fakat saat on ikiye yaklaşınca Sindirella paniğe kapılmış. Prense veda bile edemeden merdivenlerden koşarak kaçmış. Bu sırada bir cam ayakkabısı ayağından çıkmış ama onu almak için durmamış. Arabası ve elbisesi eski haline dönmüş ama kalbinde sonsuza dek hatırlayacağı bir gece saklı kalmış.
Ayakkabının Sırrı
Ertesi gün, prensin emriyle tüm ülkeye haber gönderilmiş. Elinde yalnızca bir cam ayakkabı olan prens, bu ayakkabıyı giyebilen gizemli genç kızı arıyormuş. Saray görevlileri, ev ev dolaşıp genç kızlara ayakkabıyı denetmiş.
Sonunda Sindirella’nın evine gelmişler. Üvey kardeşler sırayla ayakkabıyı denemiş ama hiçbiri ayakkabıya sığmamış. Tam görevliler giderken, Sindirella sessizce:
“Ben de deneyebilir miyim?” demiş.
Üvey annesi onun denemesine engel olmaya çalışmış ama görevliler izin vermiş. Sindirella ayakkabıyı giydiğinde tam olmuş! Üstelik diğer eşi de cebinden çıkarıp göstermiş.
Gerçek Prenses Ortaya Çıkar
Görevliler, hemen Sindirella’yı saraya götürmüşler. Prens onu görünce gözlerine inanamamış ve hemen tanımış. Günler içinde büyük bir düğün yapılmış. Ülke halkı günlerce kutlama yapmış. Sindirella, sarayda mutlu bir hayat sürmeye başlamış. Hayvan dostları da onu hiç yalnız bırakmamış. Bahçede hep birlikte oyunlar oynamışlar.
Üvey annesi ve kız kardeşleri ise utanmışlar ve sessizce evlerine dönmüşler. Ama Sindirella, onlara bile kin tutmamış, hep nazik davranmış.
Masaldan Öğrendiklerimiz
-
İyilik ve sabır, her zaman karşılığını bulur.
-
Zor zamanlar geçse bile umut etmek gerekir.
-
Gerçek güzellik kalptedir.
-
Kıskançlık ve kötülük bir yere varmaz, ama iyilik mucizeler getirir.